Thisstudy examines the developments in post-Soviet Uzbekistan in the field of statebuilding. With the dissolution of USSR, newly independent states struggled tofunction as independent nation-states since the transition efforts fromCommunism to post-Communism created an uncharted area for the post-Sovietsocieties. Transition studies gained widespread attention with thedemocratization of Latin America and Southern Europe. However, it becameevident that current transition literature which solely focuses ondemocratization and marketization lacks the explanatory power on transitionprocess of post-Soviet states due to the Soviet legacy which left its marks notonly in terms of democracy and economy but also on national-identity andreligious affairs. Therefore, it is argued that a quadruple transition modelwhich focuses on democratization, marketization, stateness and nationality ismore appropriate to analyze the developments in post-Soviet states. InUzbekistan, transition process was operated by Islam Karimov until 2016.Contrary to some other Central Asian countries, Uzbekistan enjoyed a morestable transition process mostly due to Karimov’s authoritarian rule. However,after more than two decades, it is difficult to consider Uzbekistan neither asa full democracy nor as a market economy. Moreover, the struggle betweenso-called radical Islamist groups and the government poses serious threats tothe stability of the country. Lately Shavkat Mirziyoyev’s presidency following thedeath of Karimov created a more fertile ground for further democratization ofUzbekistan. Considering these developments, this study evaluates state-buildingpolicies of Uzbekistan in five topics regarding nation-building,democratization, marketization, religion and foreign affairs. It is argued thatdespite relative stability and progress, Uzbekistan is far from being anexample of successful transition.
Buçalışma Sovyet sonrası dönemde Özbekistan’ın yürüttüğü devlet inşasıpolitikalarını incelemektedir. SSCB’nin ayrışması neticesinde bağımsızlıklarınıilan devlet-ler bağımsız ve modern birer ulus devlet olarak fonksiyongöstermekte zorlanmış, komünizm sonrasına geçiş çabaları halkı ve yöneticilerialışık olmadıkları konularla tanıştır-mıştır. Mevcut ekonomik ve siyasalsistemden bir başka sisteme dönüşümü anlatan geçiş çalışmaları, bilhassa LatinAmerika ve Güney Avrupa’daki demokratikleşme hareket-leriyle birliktearaştırmacıların ilgi odağına girmiştir. Fakat, yalnızca demokratikleşmeye vemarket ekonomisine geçişe odaklanan mevcut geçiş çalışmaları alan yazınının,eski Sov-yet ülkelerinin dönüşümlerini açıklamakta yeterli olmadığı görülmüştür.Bunun sebebi, Sovyet mirasının, ülkelerin sadece yönetim biçimlerini veekonomilerini değil, aynı zamanda ulusal kimliklerini ve dini ilişkilerini deetkilemiş olmasıdır. Bu sebeple, eski Sovyet ülkelerinin yeniden inşa süreciniincelerken, demokrasi, market ekonomisi, devlet kapasitesi ve millet inşasıkonularını kapsayan dörtlü bir ge-çiş modelinin kullanılmasının faydasağlayacağı öne sürül-müştür. Özbekistan’ın geçiş süreci 2016 yılına kadarİslam Karimov tarafından yürütülmüştür. Bazı Orta Asya ülke-lerine nazaranÖzbekistan, Karimov’un tutucu politikaları sebebiyle göreceli bir istikrarakavuşmuştur, ancak tam bir demokratik rejime ya da işleyen bir marketekonomisine sahip olduğunu söylemek oldukça güçtür; radikal İslamcı olarakadlandırılan gruplarla hükümet arasındaki mücadele istikrarı tehdit etmektedir.Son dönemde, Karimov’un ölümüyle başkanlığa seçilen Şevket Mirziyoyev’inönderliğinde Özbekistan’ın demokratikleşmesi için daha uygun bir ortamınoluştuğu inancı yaygınlaşmıştır. Bu gelişmeler çerçevesinde, bu çalışma ulusinşası, demokratikleşme, market ekonomisine geçiş, din ve dış ilişkiler konulu beşbaşlıkta Özbekistan’ın devlet inşası politikalarını değerlendirmektedir. Sonuçolarak, görece istikrar ve ilerlemeye rağmen Özbekistan’ın halen başarılı birgeçiş örneği teşkil etmediği değerlendirilmektedir.